| Soru: indirimli orana tabi işlemler ile indirimli
orana tabi olmayan işlemlerin birlikte yapılması durumunda ATİK hesaplanması
nasıldır? |
| Cevap: Katma Değer
Vergisi (KDV) Kanununun 29/2 nci maddesi ile, indirimli orana tabi işlemlerle
ilgili olup, teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminde
indirilemeyen ve tutarı Bakanlar Kurulunca belirlenen sınırı aşan verginin,
maddede yazılı borçlara yılı içinde mahsuben iadesi, yılı içinde mahsuben
iade edilemeyen verginin ise izleyen yıl içerisinde, mükellefin talep etmesi
kaydıyla nakden veya mahsuben iadesine imkan tanınmıştır. |
|
Konuya ilişkin açıklamaların yer aldığı, KDV Genel Uygulama Tebliğinin
"III.B.3.1.3.3 Amortismana Tabi İktisadi Kıymetler" başlıklı
bölümünde; |
|
-Amortismana tabi iktisadi kıymetler nedeniyle yüklenilen vergilerden, söz
konusu iktisadi kıymetlerin indirimli orana tabi işlemlerde kullanılması
kaydıyla, iade hesabına pay verilmesinin mümkün olduğu, |
|
-Söz konusu iktisadi kıymetlerin bizzat mükellef tarafından imal ve inşa
edilmesi halinde, imal ve inşa sırasında yüklenilen vergilerden, bu
kıymetlerin aktife alındığı ve indirimli orana tabi işlemlerde fiilen
kullanılmaya başlandığı dönemden itibaren iade hesabına pay
verilebileceği ifade edilmiştir. |
|
Diğer taraftan, Tebliğin III/B.3.1.1. bölümünde, indirimli orana tabi teslim
veya hizmetle ilgili olarak yüklenilen vergi ile söz konusu işlemler
üzerinden hesaplanan vergi arasındaki farkın, (% 1) oranına tabi işlemler
için işlem bedelinin (% 17)'sini, (% 8)'e tabi işlemler için ise işlem
bedelinin (% 10)'unu aşan kısmı, iade hesabına dahil edilmeyeceği
açıklanmıştır. |
|
Buna göre; indirimli orana tabi işlemlerden kaynaklanan iade hesabına,
ATİK'ler sebebiyle yüklenilen KDV tutarları aşağıda belirtilen şekilde dahil
edilebilecektir. |
|
1) İade hakkı tanınan indirimli orana tabi teslim ve hizmetlerin toplam
bedeli üzerinden, KDV Genel Uygulama Tebliğinin "III/B-3.1.1."
bölümündeki açıklamalar dikkate alınmak suretiyle azami iade edilebilir vergi
tutarı bulunacaktır. |
|
2) İşlemin bünyesine doğrudan giren harcamalar nedeniyle yüklenilen KDV
tutarı, azami iade edilebilir KDV'den fazla ise iade hesabına genel giderler
ve ATİK'lerden pay verilmeyecektir. |
|
3) Azami iade edilebilir KDV tutarı, işlemin bünyesine doğrudan giren
harcamalar nedeniyle yüklenilen KDV'den fazla ise, öncelikle iade hesabına
ilgili dönem genel giderlere ilişkin yüklenilen KDV tutarından pay
verilecektir. Pay verilirken indirimli orana tabi işlem, KDV'den istisna
edilen işlem ve genel orana tabi işlem bedellerinin, o dönemdeki toplam işlem
bedeli içindeki oranı dikkate alınacaktır. İndirimli oranın, toplam işlem
bedeli içindeki oranına göre genel giderlere ilişkin yüklenilen KDV iade
hesabına dahil edilecektir. |
|
4) Bu şekilde hesaplanan iade tutarı, azami iade edilebilir KDV tutarını
aşmıyorsa, azami iade edilebilir KDV tutarı ile hesaplanan iade tutarı
arasındaki fark kadar ATİK'ler nedeniyle yüklenilen KDV'den pay
verilebilecektir. |
|
5) Bu nedenle, ATİK nedeniyle yüklenilen KDV'nin izlendiği bir yardımcı
hesabın ayrıca tutulması gerekmektedir. Bu şekilde, iade hakkı doğuran
işlemler ile mükellefin diğer işlemlerine ait ATİK nedeniyle yüklenilen
KDV'den verilen toplam pay, ATİK hesabından düşülecektir. Öte yandan, iade
hesabına dahil edilen ATİK tutarlarının, yüklenilen KDV tutarından
indirileceği tabiidir. |
Yorumlar
Yorum Gönder